12 Behmen (1 Şubat), İslam İnkılabı Fecrinin Başlangıç Günü

Dün hş 12 Behmen, miladi 1 şubattı, İslam inkılabı tarihinde “şafakta on gün” olarak bilinmektedir.

Bundan 41 yıl önce böyle bir günde İslam inkılabının büyük önderi ve İslam cumhuriyeti nizamının kurucusu rahmetli İmam Humeyni –ra- 14 yıl sürgün dönemin ardından halkın coşkulu karşılaması ile islami İran topraklarına tekrar ayak bastığı, İran’ın çağdaş tarihinin en kalıcı günlerinden biridir.

12 Behmen, İran halkının Pehlevi rejimi ile mücadelesinde bir dönüm noktasıdır ve bundan sonra yaşanan 10 günlük bir süre zarfında Amerika’nın Şahlık rejimine sağladığı tüm desteklere rağmen İslam inkılabı zafere kavuştu.

İmam Humeyni –ra- İran’a tekrar dönüşünün ilk dakikalarında Mehrabad havaalanında yaptığı konuşmada, İran halkının zafer anahtarının “söz birliği-vahdeti kelime” olduğuna işaretle, şöyle dedi:

“Biz halkın tüm kesimlerine teşekkür etmemiz gerekiyor ki bu zafer buraya kadar söz birliği sayesinde gerçekleşti. Müslümanların söz birliği, hepsi, dini azınlıkların Müslümanlarla, üniversite ve ilmi medreseler, din adamları ile siyasi kanatlar. Hepimiz bu sırrı anlamalıyız ki söz birliği, zafer sırrıdır ve bu zafer sırrını kaybetmeyelim.”

Şimdi İslam inkılabının zaferinden 41 yıl geçiyor. Amerika tüm bu yıllarda sürekli komplo ve entrikalarla ayrıca inkılap karşıtı gruplar ve devrilmiş rejime bağımlı unsurlara destek sağlayarak İran İslam cumhuriyetini içten zayıflatarak dağıtmaya çalışmıştır.

Fakat İran halkı, dayatılmış 8 yıllık savaş gibi hassas ve kader belirleyici bir çok dönemi zaferle ve düşmanların komplolarına galebe ile geride bırakmıştır. Aslında Amerika tüm bu yıllarda inkılaba darbe vurmak ve İran halkını dize getirmek için elinden geleni yapmış fakat hepsinde başarısız kalmıştır. Bu tarihi dönemde 3 unsur belirleyici rol oynamıştır:

Birinci unsur, İran halkının komplolara karşı direniş ve sabrıdır.İran halkı vahdet içinde ve birlikte olarak İslam inkılabı tarihinde büyük günlere imza atmıştır. Bu özelliğin devam etmesi ise her zaman düşmanları bir kenara itmeyi başarmıştır ve tehditleri halkın iktidar, insicam ve direnişinin güçlendirilmesi ve etkili fırsatlar oluşturmasında etkili olmuştur.

İkinci unsur, İslam cumhuriyetinin, düşmanların hedeflerine ulaşmasını engelleyen yumuşak gücüdür.

Ve üçüncü unsuru ise, İran halkının düşmanı tanımasıdır.İran halkı hassas zaman kesitlerinde bilinçli ve uyanık olarak düşmanlarını tanıyarak asla düşmanın hedefine ulaşmasına izin vermeyeceğini göstermiştir.

Bu kriterler İslam inkılabının kalıcılığı ve canlılığının delillerinin bir bölümüdür ki Amerika’nın tüm komplo, terör ve yaptırımlarına rağmen süre gelmiş ve İran halkının bölgesel ve uluslararası alanda izzet ve iktidarının artmasına sebep olmuştur.

Aslında İslam inkılabı ve ona dayalı olan islami nizam tüm sorunlara rağmen son 41 yılda her geçen gün daha da kök salarak güçlenmiştir ve bundan sonra da böyle devam edecektir.

İslam inkılabı rehberi İmam seyit Ali Hamenei bir yıl önce ve İslam cumhuriyeti nizamının 5. On yılına girmesi eşiğinde inkılabın ikinci adımı bildirisini yayınladı. Bildirinin bir bölümünde açıkça şöyle yazılıyor: İslam cumhuriyeti nizamı “şimdi kendini yetiştirme ve toplum oluşturma ve medeniyet oluşturmanın ikinci aşamasına girmiştir.”

“İnkılabın ikinci adımı” bildirisi aslında “kendini yetiştirme ve toplum oluşturma ve medeniyet oluşturma ikinci dönemine” giriş stratejisidir ve “İslam cumhuriyetinin yeni dönem yaşamını” yazacaktır.