Batı AsyaTüm Haberler

İşgal altındaki topraklarda Naftali Bennet’e yönelik tepkiler artıyor!

Filistinlilerin feda ve şehadet eylemlerinin temel sonuçlarından biri de işgal altındaki topraklarda Neftali Bennet’in kabinesine yönelik eleştirilerin artmasıydı. 

20 günden daha az bir süre içerisinde Filistinliler işgal altındaki topraklarda 5 feda eylemi gerçekleştirdiler. Bu eylemlerde 14 Siyonist öldürüldü ve yaklaşık 30 Siyonist de yarlandı.  Bu operasyonlar ve eylemler Neftalie Bennet ve Yair Lapid arasındaki 9 aydan daha az bir süre faaliyetlerinin başlamasından geçen dönüşümlü kabine performansına yönelik eleştirilerin artmasına neden oldu. 

En önemli eleştiriler, Bennett’in kabinesinin sadece İsrail vatandaşlarının güvenliğini artırmakta başarısız olmakla kalmaması, aynı zamanda özellikle Siyonist yerleşimcilerin serbest bırakılması yoluyla Filistinlilere yönelik şiddeti tırmandırarak güvensizliği artırmış olmasıdır. Geçen Perşembe akşamı üç ölü ve 14’ten fazla yaralı bırakan feda eyleminin ardından İsrailliler sosyal medyada  işgal altındaki topraklarda güvensizlik fotoğraflarını paylaştılar ve şu ifadelere yer verdiler: “Tel Aviv sokaklarında tüfekli ve kurşunlu askerler geziyor. Şehirde trafik korkutucu.İşte İsrail 2022. Bennett, artık gitme zamanı! ” Hatta İsrail vatandaşının bu sözlerinin ve paylaşımlarının, işgal altındaki topraklarda bir terör havasının hüküm sürdüğünü de gösteriyor. 

Eleştirinin bir diğer boyutu da İsrail’in itibarının özellikle bölgesel düzeyde gerilemesidir. Siyonist İsrail vatandaşları, şehadettalep ve feda eylemleri ve operasyonlarının rejimin güvenlik aygıtının direniş gruplarına ve Filistin halkına karşı bariz zayıflığını kanıtladığına inanıyor. İsrail istihbarat ve güvenlik servislerinin engelleyemediği operasyonların tekrarlanması, İsrailliler arasında Filistinlilerin “böyle bir eylemler yapmaktan artık korkmadıkları ve bunun İsrail’in güvenliği için tehlikeli olduğu” düşüncesinin ortaya çıkmasına neden oldu. 

Bennett’in kabinesinin performansına yönelik eleştirilerin üçüncü yönü, Arap ülkelerinin yetkilileriyle yapılan sayısız görüşmenin Siyonist rejim için aslında hiçbir şey kazandırmamış olmasıdır. Son günlerde Arap ve Siyonist yetkililer arasında ve işgal altındaki topraklarda Nakab bölgesinde ve  Mısır’da Şarm El-Şeyh toplantısı olmak üzere iki normalleştirme toplantısı yapıldı. Ancak aynı sıralarda Filistinliler tarafından beş şehadet eylemi ve feda operasyonu gerçekleştirildi. Başka bir deyişle, Bennett’in kabinesini eleştirenlere göre, bu toplantılar siyasi gösteriler için bir sahne haline geldi ve pratik bir sonuç doğurmadı. Aynı zamanda Filistinlilerin ‘Siyonist rejime direnme kararlılığını artırdı, çünkü bu toplantıların çıktılarından biri de  “direniş” ve “kendine güvenmenin” İsrail’in cinayetleri ile başa çıkmanın tek yolu olarak bir kez daha kesinleşmesiydi. 

Bu eleştiriler, Naftalie Bennett’in Siyonist rejimin başbakanlığı görevinden alınması ve istifası için artan taleplere yol açtı. 12 yılın ardından geçen yıl iktidarı, kırılgan Bennett-Lapid koalisyonuna devreden Binyamin Netanyahu ise şimdiki durumdan yararlanıp mevcut atmosferi siyasi hedeflerini ilerletmek ve kabineye bir darbe indirmek için kullanacak. Yemina Partisi’nden Knesset üyesi Idit  Silman’in koalisyon kabinesinden istifa etmesi ve iktidar koalisyonundaki sandalye sayısının 60’a düşürülmesi, koalisyon kabine karşıtlarının başbakanı devirme umutlarını daha da artırdı.

Buna göre, Binyamin Netanyahu ve binlerce destekçisi geçtiğimiz Çarşamba günü Batı Kudüs’teki işgalci hükümetin merkezi önünde Başbakan’ın istifasını talep ederek gösteri yaptı. Göstericiler arasında bulunan ve konuşan Netanyahu, “hükümetin devrilmesi ve sağcı bir hükümetin kurulması” çağrısında bulundu ve şunları ekledi: “Bugün, vatana dönüşü birleşmesinin sağlanması, geçmişin tüm kalıntılarını bir kenara bırakıp, milli orduya dönme zamanı. ” 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir