Batı AsyaTüm Haberler

Siyonist medya: İsrail’in önündeki en büyük zorluklar; İran ve Batı Şeria intifadası

Hertz Holloway’in Siyonist Ordu’nun yeni Genelkurmay Başkanı olarak atanmasıyla, görev süresi boyunca Siyonist rejimin karşılaştığı zorluklar konusu eskisinden daha fazla gündeme geldi.

İbranice yayın yapan Ma’ariv gazetesi bu konuyla ilgili bir notta, “İran, İsrail’in en önemli güvenlik sorunu olmaya devam edecek olsa da, İsrail ve bunun sonucunda Holloway önümüzdeki dönemde zorlu sınavlarla karşı karşıyadır ve bunlardan en önemlilerinden biri Batı Şeria’daki durumdur (halk ayaklanması ve silahlı intifada).” yazdı.


İbranice yayın yapan medyaya göre, geniş medya Holloway’in atanmasına ve yeni görevine gelmesine dikkat çekerek, bu görev ve pozisyonun kendisinden kaynaklanmaktan çok İsrail’de bugünlerde siyasi ve askeri düzeyler arasında ortaya çıkan farklılık ve gerilimlerden kaynaklanmaktadır ve İsrail ordusunun sorumluluklarında, özellikle sivil yönetimle (1967’de işgal altındaki topraklar) etkileşim biçiminde radikal bir değişiklik ve kabine bakanlarının yetkilerinde bir değişiklik istiyor.


İbranice yayın yapan medyaya göre, İran’ın nükleer tesislerine yönelik saldırıyla ilgili birçok söz (ve iddia) olmasına rağmen, durumun Benjamin Netanyahu’nun başbakanlığı ve Holloway’in genelkurmay başkanı döneminde ortaya çıkması daha muhtemeldir ve bu durum o kadar şaşırtıcı olacaktır ki, savaşın gidişatı hakkında karar vermek bile mümkün olmayacaktır.


Medyanın bu savaşın senaryolarına da değinmesine rağmen, Devrim Muhafızlarının bu savaşta İsrail’e indireceği darbeler, İran’ın İsrail’i roketler, insansız hava araçları ve hatta direniş ekseni aracılığıyla vurma kapasitesine değindi ve aynı zamanda uzmanlardan alıntılar yaparak bu senaryoların gerçek olamayacağını bildirdi. Ancak İsrail toplumunun İsrail güvenlik ve askeri yapısının tüm başarısızlıklarını ve verimsizliklerini bilmediğini itiraf etti ve son yıllarda roket fırlatma girişimlerinden İsrail mevzilerini hedef alacak insansız hava araçlarının kullanılmasına kadar gerçekleştirilen eylemlerin çoğu bilinmiyor.


İbranice yayın yapan bu medyaya göre, İsrail’in operasyonlar açısından önemli taarruz yetenekleri olmasına rağmen, bu kabiliyet, İran’ın nükleer tesislerine olası bir saldırıyı gerçekleştirmek için yeterli değil çünkü bu yapıda büyük boşluklar var.


Bu notun bir başka bölümünde de bu hususu teyid etmek maksadıyla şöyle belirtilmektedir: “İsrail’in dış istihbarat servisi Mossad da İran’a karşı sert önlemleri desteklese de, ancak bu tedbirlerin önleyici olması gerektiğini ve açık ve klasik bir savaştan daha fazlası olduğunu vurgulayan Mossad, İran’ın nükleer programına karşı sessiz ve gölge savaşın devam etmesini istiyor. Bu makalenin sonunda, Batı Şeria’da artan Filistin mücadelesine atıfta bulunularak, daha fazla güvenlik gücünün birliklerine çağrılmasına ve Batı Şeria’da görev yapmasına neden oldu. Böyle bir yaklaşımın, Genelkurmay Başkanı’nın çok cepheli savaşa hazırlanan bu yapıdaki ordunun etkinliğini artırma ve mevcut boşlukları kapatma planlarını sekteye uğrattığı vurgulandı.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir