Seyyid Hasan Nasrullah: ABD’deki olaylar, sözde demokrasinin gerçek yüzünü gösterdi
Lübnan Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, ABD Kongresi’nde yaşanan olayların sözde Amerikan demokrasisinin gerçek yüzünü gösterdiğini söyledi.
Lübnan Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, bu akşam yaptığı konuşmada gündemdeki son gelişmeleri değerlendirdi.
ABD’de Trump yanılarının kongre binasına düzenlediği baskını değerlendiren Seyyid Hasan Nasrullah, “Bölgedeki bazı ABD yandaşlarının bu olayı normal bir olay olarak göstermeye çalışmasına rağmen bu olay, ABD’nin sözde Amerikan demokrasisinin gerçek yüzünü gösterdi” dedi.
Nasrullah, “ABD Kongresinde olup bitenler tehlikelidir ve ABD müttefikleri bunu normal göstermeye çalıştı. Ancak Amerikan halkı Trump’ın ülkelerine siyasi tehdidini hissetti” ifadesini kullandı.
Hizbullah genel sekreteri, “Amerikalılar başka ülkelerde bu tür olaylar çıkarmaya alışkındır, ancak Trump bunu Amerika Birleşik Devletleri’nde uyguladı” dedi.
Nasrullah, direniş komutanları, şehit Süleymani ve El’Mühendis’in terör saldırısı ile şehit edilmeleri dahil olmak üzere ABD hükümetinin son yıllardaki eylemlerini eleştirirken, “Trump Amerikan siyasi ve askeri küstahlığının katıksız bir örneğidir” dedi.
Hasan Nasrullah, “Amerikalıların bir gecede tanık olduğu şey, Trump’ın son dört yılda Suriye, Irak, Yemen’de işlediği cinayetlerin ve General Süleymani ile Ebu Mehdi Mühendis’e yönelik suikastının küçük bir parçasıydı. Bu, ABD demokrasisinin yalan olduğunu ve Trump gibi birinin başkanlığa aday olmasının tehlikeli olduğunu gösteriyor” değerlendirmesini yaptı.
Nasrullah, Batı’nın Lübnan konusundaki tutumuna da değinerek, “Lübnan, Amerikalılar ve Avrupalılar için biraz önemli olsaydı, Lübnan’a karşı yaptırım ve kuşatma uygulamazlardı.” dedi.
”Lübnan’da Amerikalılar için önemli olan, ırkçı İsrail’in varlığını desteklemek için nasıl çalışılacağıdır” diyen Nasrullah, Lübnan içindeki ve dışındaki bazı medya kuruluşlarının Hizbullah’ın uyuşturucu kaçakçılığı yaptığı iddialarına da tepki göstererek, bu gibi iddiaların asılsız olduğunu söyledi.
Nasrullah, Hizbullah’ın yeni bir Lübnan kabinesinin kurulmasını engellemeye çalıştığı yönünde çıkan bazı iddiaları da yalanladı.
Beyrut Limanı’ndaki patlamaya ilişkin soruşturma
Nasrullah sözlerinin devamında Beyrut Limanı’nda meydana gelen patlamanın davasına atıfta bulunarak, “Lübnanlılar bu davayı yerel ve ulusal bir dava olarak ele almalıdır. Patlama meydana geldiğinde Beyrut Limanı yıkıldı ve birçok Lübnanlı hayatını keybetti” dedi.
Davayla ilgili soruşturmanın henüz sonuçlanmamasını eleştiren Nasrullah, “6 aydır Lübnanlı aileler, yakınlarının nasıl, neden ve kimin tarafından öldürüldüğünü ve limana kimin amonyum nitrat taşıdığını bilmiyor” açıklamasında bulundu.
Nasrullah, davanın sonuçlandırılması ve olayın detaylarının netleştirilmesi gerektiğini belirterek, Lübnan ordu komutanlarını ve güvenlik güçlerini olayda sorumlu davranmaya ve soruşturmanın sonuçları hakkında halkla net olmaya çağırdı.
Hasan Nasrullah ayrıca, “Beyrut Limanı’ndaki patlama bir iç mesele olarak kalmalı ve bölgesel, mezhepsel veya siyasi bir mesele haline getirilmemelidir. Hizbullah bu davanın adli soruşturmasını sonuna kadar takip edecek. Lübnan halkına bu davanın adil ve dürüst bir şekilde sona ereceğini söylüyorum.” diye konuştu.
